Mercedes E Serisi iyice yaşlanmıştı. Ama başarılı bir modeli yenilerken hep bir risk vardır. Mercedes, fazla risk almadan onu S Serisi’ne benzeterek yenilemiş. Bakalım gerçekten küçük bir S Serisi olabilmiş mi?

Merhaba,

Mercedes’in en önemli modellerinden biri, hiç kuşkusuz E Serisi. W124 kasa kodlu model ile başlayan E Serisi efsanesi, bugün W213 kodlu beşinci nesille devam ediyor.

E Serisi tamamen yeni haliyle karşımızda. Modası geçmiş tasarımından kurtulan E Serisi, markanın güncel tasarım yüzüne kavuşmuş. Hatta onun için küçük S Serisi demek çok abartı olmayacaktır.

Ön kısımda, C ve S Serileri’nde gördüğümüz bir tasarım karşımıza çıkıyor. C Serisi’ne göre daha geniş olan araç bu sayede ayırt edilebiliyor. Daha alçak kaput çizgisi ile de farklı görünen model, büyük ızgarası ve tamponlardaki kıvrımları ile sportif bir görüntü sunmayı da başarıyor.

Yan tasarımda ise kısalmış bir S Serisi görüyoruz. Klasik sedan formundaki aracın C sütunu kalın tutulmuş. Böylece tavanın keskin bir çizgi ile alçalması önlenmiş.

Arka tasarım yine C Serisi’ne benzerliği ile dikkat çekiyor. C ve S Serisi’ne göre daha küçük tasarlanan stopları E Serisi’ne karakteristik bir görünüm kazandırmayı başarmış.

E Serisi’nin iç mekanı sıra dışı bir atmosfere sahip. Öncelikle kalite düzeyi etkileyici. Her noktada, kaliteli işçiliği görmek mümkün.

Diğer şaşırtan unsurlarsa dijital ekranlar. Ekranlardan birisi alışılmış göstergelerin yerinde bulunuyor. 12.3 inçlik bu ekran, araç çalıştığında dijital göstergelere dönüşüyor. Ekrandaki öğeleri kişiselleştirmek de mümkün.

Diğer ekransa orta konsolun en üstünde yer alıyor. Command online sistemi alındığında 12.3 inç olarak gelen ekran, çözünürlük anlamında da etkileyici. Ancak markanın katı güvenlik anlayışı sebebiyle dokunmatik değil. Kontroller vites kolunun yerinde bulunan kumanda ile yapılıyor.

Mükemmel grafiklere sahip olan bu ekran, hızlı yapısı ve kullanım kolaylığı ile bizi kendine hayran bırakmayı başardı. Ancak araçla ilgili bütün ayarların yapıldığı bu ekran, dikkatinizi dağıtacak kadar büyük.

Yeni E Serisi’nin aks aralığı eski nesle göre yaklaşık 7 cm artmış. Önde sunulan alan fazlasıyla geniş. Arkada da diz mesafesi konusunda sorun yaşanmıyor. Fakat şaft tüneli yüksek ve ortada oturan için işleri zorlaştırıyor. Araç 540 litrelik bir bagaj hacmine sahip.

Test aracımız, yeni E Serisi’nin en düşük hacimli dizel motorunu taşıyordu. E220d koduna sahip olan bu araç, 2.0 litrelik dizel motordan 3800 devirde 194 beygir güç ve 1600 ile 2800 devir aralığında 400 Nm tork elde ediyor.

Motor alt devirlerden itibaren gücünü hissettiriyor. Bu gücü, Mercedes’in 9G-Tronic adını verdiği otomatik şanzıman ile arka tekerleklerine ileten otomobil, 0-100 hızlanmasını 7.3 saniyede tamamlıyor.

Fabrika verilerine göre 100 km’de ortalama 4.3 litre yakıt tüketen otomobil, testimiz sonucunda 6.1 litrelik ortalama değere imza attı. Bu sınıfta bir otomobile göre, bu tüketim ortalaması etkileyici.

Yumuşağa dönük ayarlanan süspansiyonlar aracın konfor düzeyini artırıyor. Fakat bunun olumsuz etkisini yol tutuşta görüyoruz. Virajlarda esneyen karoser sebebiyle, lastiklere çok iş düşüyor. Zorlandığı anlarda önce arkadan sonra da önden kayan otomobil, ESP sistemi tarafından anında dizginleniyor.

Aracın sürüş modları arasında spora yaklaştıkça süspansiyonun esnemesi azalıyor. Bu yol tutuşu da artırıyor.

Yeni E Serisi’nde yarı otonom sisteme adım atabiliyorsunuz. Drive Pilot denen bu sistem iki teknoloji aracılığıyla hayat buluyor.

Birincisi şerit takip sistemi. Bu sistem, saatte 210 km hıza kadar sizin yoldan çıkmanızı önlüyor. Şeritten üst üste çıkmaya devam ettiğinizde yavaşça frene basarak aracı yavaşlatan sistem, uyuyakalma ve ya rahatsızlanma ihtimalinizi dahi düşünerek kaza yapmanızı önlüyor. Ayrıca şeritlerin belirsiz olduğu yollardaysa bariyerlerden veya önünüzde giden araçlardan yardım alarak, yoldan çıkmanızı engelliyor.

İkinci teknoloji ise aktif Cruise Control sistemi, 0 ile 200 km/s arasında devreye alınabiliyor ve hızınız, öndeki araçlara göre, otomatik olarak ayarlanıyor. Hatta trafik durduğunda sistem sizi de durduruyor, öndeki araç hareket ettiğinde ise yeniden ilerlemenizi sağlıyor.

Her iki sistemin birleşik çalışmasıyla yarı otonom bir sürüş gerçekleşiyor. Olumsuz bir durumda sürüşü devralabilmesi için sürücüden sadece arada direksiyona dokunması isteniyor. Testimizde deneyimlediğimiz bu sistemin performansı başarılı. Ancak dar, tek yön yollarda bazen işlevini yerine getiremediğini gözlemledik.

Yeni Mercedes E Serisi şu anda, açık ara, segmentinin lideri konumunda. Sürüşü çok dinamik değil ama çok konforlu. Teknolojik ekipmanları ve yarı otonom sürüşü ise etkileyici.

Keyifli sürüşler

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz